Anti-Aging ekonomik problemlerini halletmiş, buna rağmen kaçınılmaz sonuca hızla giden insanların gençlik fonksiyonlarına sahip olmak istemesiyle başlamış, daha uzun ve daha sağlıklı bir yaşam sürmek istemeleri ile devam etmiştir. O nedenle tanımlar da bu isteklere paralel olarak geliştirilmiştir.
Anti-Aging kelime anlamı olarak “yaşlılığa karşı” demektir. Anti-Aging yaşlanmayı mümkün olduğu kadar yavaşlatmak ve vücudun bir bütün olarak orantılı ve sağlıklı yaşlanmasını sağlamak amacıyla uygulanır.
Bazı kişiler yaşlanmayı durdurmak derler. İçinde yaşlanmayı durdurmak vardır ama anti aging bu değildir. Kimi yaşlanmanın durdurulacağına inanmaz ve sağlıklı yaşlanma der. Bu da doğrudur ama Anti-Aging bu da değildir.
Kimi de önleyici tıp der. Anti-Aging in içinde bu da vardır ama bu da değildir. Kimi tamamlayıcı tıbbı esas alır. Anti-Aging içinde tamamlayıcı tıp da vardır ama ne yazık ki o da değildir.
Peki nedir? Vitamin kullanmak? Detoks yapmak ? Antioksidan kullanmak ? Şelazyon tedavisi? Fitoterapi? Aromaterapi? Hormon kullanmak? Metabolizmayı düzenlemek? Kilolardan kurtulmak? Ozonterapi? Diyet programları uygulamak? Cildi güzelleştirmek? Vücudu şekillendirmek?
Anti-Aging in içinde bunların hepsi vardır ama hiç biri tek başına Anti-Aging i karşılamaz. Gerçek anti-aging fiziki, ruhsal, zihin ve enerji bedenlerinin birbirleriyle uyumlu çalışması ile hangi yaşta olursa olsun kişilerin, hayatlarının ilk baharında olduğu gibi davranmasını, düşünmesini ve hissetmesini sağlamak için yapılan her tür girişimdir. Tabii dış görünüşü de buna paralel olarak genç olacak ve en önemlisi kanser, kalp hastalıkları vb hastalık risk faktörleri yok olacağı için pek çok hastalığın olmadığı ve olmayacağı bir dönem yaratılacaktır.
Eğer bu dört faktör birbiriyle en üst seviyede %100 uyumlu olursa artık kelimelerin ifadede yetersiz kalacağı bir durum yaratmış oluruz.