Aramak istediğiniz kelimeyi yazınız..
Ara ..

İnsülin direnci

3 Kasım 2016

İnsülin direnci artık sadece doktorlar tarafından değil, hastalara tarafından bile bilinen, daha doğrusu bilindiği sanılan bir durum olmuştur. Pek çok kişi de çevresinde gördüklerini doğru zanneredek yanlışa düşmekte ve alınan bir ilacın insülin direncini yok edeceğini düşünmektedirler. Oysa yanılgı da bu noktada başlamaktadır. Zira ilaçlar insülin direncinin kontroluna yardımcı olsala da tedavide yetersiz kalmaktadırlar. Geleceğin tedavileri giriş bölümünde yazdığım gibi sonuca razı iseniz, hayat sizin… Ama asonuçalrı görmeye başlama farkındalığına ulşatığınızda göreceğiniz manzaranın sizi memnun etmeyeceğini düşünüyorum ve sanırım siz bu satırları da bu nedenle okuyorsunuz. Eğer sonuçtan memnun olsaydınız şimdi başka işler yapıyor olurdunuz.

    Peki ne yapmak gerekir?

Öncelikle CRS, ESG ve DSD ile tarama yapmak gerekir.

CRS (Metabolizma Tarama Analizi)ile metabolizma değerlendirip kaynağa iniliyor. Burada artık profosyonelce bir yaklaşım ile yaptığınız her şeyi ölçmeniz lazım. CRS ile yapılacak Metabolizma Tarama Analizi ile; vücudunuzun, hücrelerinizin ihtiyacı olan vitamin, mineral ve diğer mikronuentler, hücrelerin yenilenme durumu ve insülin drenci mekanizması ve metabolik düzen tespit edilmektedir.

DSD (Dinamik segmenter diagnosis); RYODORAKU yöntemine dayanan bu sistem ile organların enerjisi değerlendirilir. El bileği ve ayaklarda meridyenlerin üzerinde mevcut 24 noktadan alınan elektriksel ölçümlerle, organizmanın genel durumu hakkında bilgi edinilir ve belirti vermeyen olguların tespit edilmesine olanak sağlar. 

ESG (Elektrosomatogram); Tüm organ ve sistemleri hastalanma riskine göre sıralayan bu program ile insülin direncinin halen etkilediği ve ileride neden olacağı muhtemel hastalıklar hakkında ikazlarda bulunur. Hormonal ve bağışıklık sistemi gibi sistemler hakkında bilgi verilmektedir. Korunmak için size özel beslenme şekli belirlenebilmektedir. 

    Bu ölçümler sonucunda insülin direncine neden olan durumlar saptanır, şu anda mevcut diğer hastalıklar ve risk faktörleri değerlendirilir ve gelecekte ortaya çıkması muhtemel hastalıklar tespit edilip önlem alınır.

  Durum tespiti yapıldıktan sonra gereken olgularda majör ozonterapi ve ozon sauna Physiotron eşliğinde uygulanıyor.

IR (Infrared);Yeme merkezi bozuk çalışıyor, iştah fazlalığı var ve doyma hissi yoksa IR ile vücuttaki belirli meridyen noktaları uyarılarak bireyin yeme bağımlılığı, doymama hissi yok edilir ve toksin atma kanalları açılır

CRS ölçümüne göre eksik olan vitaminler, mineraller  tamamlanır.

ESG ölçümüne göre bireye özel beslenme planı oluşturulur.

   Yenilen gıdalarda en çok dikkat edilmesi gereken nokta kalori ve besin değerinin orantılı olmasıdır. Kalorisi yüksek, besin değeri düşük gıdalar, az miktarlarda alınsa bile metabolizmanın bozuk çalışmasına ve insülin direncinin gelişmesine neden olur.

    Kalorisi düşük ve besin değeri yüksek gıdalar fazla yenseler bile, kilo almaya neden olmadıkları gibi metabolizmanın daha iyi çalışmasına yardım edecek ve mevcut insülin direnci bile düzelecektir.

     Soya ürünleri, omega-3, az proteinli gıdalar, fındık, yağsız mandra ürünleri (konjuge linoleik asit içerenler), az miktarda alkol, lifli besinler, tarçın ve kafein insülin direncini iyileştiren maddeler olarak ön plana çıkarlar.

   Vitamin D eksikliği de insülin direnci ile birliktedir. Bu nedenle tamamlanmsı gerekebilir.

alt

    İnsülin direncinin yok edilmesinde en önemli silahımız PHYSİOTRONdur. Ozonterapi ile birlikte uygulandığında sadece kan şekerini düzenlemede değil, hastalıkları ortaya çıkartan mekanizmalar da düzelecektir.

    Pankreası tamir etmek ve bağırsaklardaki geçirgenliği düzeltmekte son derece etkindir.